Portekiz’in küçük bir kasabasında, bir ailenin hayatı oğullarının Londra’ya eğitim için gitmesiyle köklü bir değişim yaşar. Bu süreçte kız çocuğu ergenlik ve olgunlaşma sürecinden geçerken, baba hayatının ortasındaki krizlerle ve kimlik sorgulamasıyla yüzleşir. Oğul bağımsızlığını kazanırken, anne de evin boş kalmasının getirdiği duygusal boşluğu hissetmeye başlar. Ailenin birbirine bağlılığı ve günlük yaşamın küçük detayları, bu dönemi hem zorlayıcı hem de dönüştürücü kılar ve her bireyin kendi duygularını keşfetmesine yol açar.






